Aile

Anneler ve Babalar, Yeni Doğan Ebeveynlik Üzerine 7 Tabu

Yeni ebeveyn olmak kolay değil, hatalar olabilir. En önemli şey, fiziksel ve psikolojik olarak sağlıklı büyümeleri için çocuklara daha iyi bakmayı ve eğitmeyi öğrenmeye istekli olmaktır. Küçük çocuğu yetiştirmedeki tabuları bilerek yanlış ebeveynlikten kaçınabiliriz.

Elbette ebeveynlik becerileri kendiliğinden gelmez. Yavaş yavaş, ebeveynler yeni şeyler öğrenecek ve hatalardan öğreneceklerdir.

Anneler ve Babalar, aşağıdaki 7 tabuyu anlayarak bebeğin sağlığını ve esenliğini uzun vadede optimize etmenin yollarına bir göz atın.

1. Bebeği Tutmadan Önce Ellerinizi Yıkamayı Asla Unutmayın!

Yenidoğan bebeklerin güçlü bir bağışıklık sistemi yoktur, bu nedenle enfeksiyonlara karşı hassastırlar. Bebeği tutan herkesin ellerini iyice yıkadığından emin olun.

2. Bebeğin Ağlamasına Asla İzin Vermeyin!

Acil bir ihtiyacımız olduğunu, rahatsız veya hasta hissettiğimizi, ancak yardıma ihtiyacımız olduğunda görmezden gelindiğimizi hayal edin. Bir bebek ağladığında kabaca böyle hisseder ve ebeveynler hemen baş edemezler. Bu durum, beyin sistemi hızla gelişirken bebeğin sosyal yaşam kalıplarını ve vücudun fizyolojik işlevlerini öğrenmesi nedeniyle çok daha kötü hale gelebilir.

Böyle bir gelişme ile bebeklerin ağlamalarına izin verildiğinde işkence görüyormuş gibi hissetmeleri kaçınılmazdır. Bebeğin daha sonra hem kendine hem de başkalarına endişe ve güvensizlik dolu bir insan olmaya alışacağı korkusuyla bu durumun devam etmesine izin vermeyin. Farkında olmadan, kolayca strese giren, bencil ve uyum sağlaması kolay olmayan birine dönüşecektir.

Unutmayın, anneler ve babalar, bir çocuğun beyin gelişiminin yüzde 75'inin ilk yıllarında gerçekleştiğini unutmayın. Bebeğin uzun vadede hissettiği üzüntü, o sırada gelişmekte olan beyin dokusu olan beyin sinapslarını öldürebilir.

Bebeği ağladığında hemen sakinleştirdiğinizden emin olun, neye ihtiyacı olduğunu kontrol edin. Susadı mı, sadece işedi mi, yoksa başka bir şey mi? Daha da iyisi, vücut hareketlerine dikkat ederek ağlamasını önleyin, örneğin aniden gergin görünüyor, kolunu şapırdatıyor, kaşlarını çatıyor veya yüzünü buruşturuyor. Ayrıca bebeği mümkün olduğunca sık emzirin. Doyduğunda, onu tutarak, sallayarak veya hafifçe okşayarak sakinleştirin. Bebekler, anne ve babalarının ten teması, şarkı söylemeleri veya onlarla konuşmaları yoluyla anne ve babalarının duygularının varlığını beklerler.

3. Bebekleri Asla Görmezden Gelmeyin!

Normal doğum koşulları altında, yenidoğan, diğerleri de dahil olmak üzere Anne ve Baba ile iletişim kurmaya hazırdır. Bir çalışma, zaman içinde karşılıklı duyarlı iletişimin, farkındalık, arkadaşlık becerileri ve toplum yanlısı (antisosyal yerine) davranış gibi en olumlu sonuçları yarattığını gösterdi. Karşılıklı tepki, ebeveynlerin ve çocukların işbirliğine dayalı ilişkiler kurarak birbirlerini etkilemeleri anlamına gelir. Örneğin, Anne ve Baba rahatlatıcı sözler fısıldar, şarkı söyler, sevgi dokunuşu verir, bebeği sakinleştirir ve bebeğin verdiği sinyallere karşı duyarlıdır.

Ayrıca bebeğinize sık sık sarılmayı ve evcilleştirmeyi unutmayın çünkü bebekler kucaklanmak içindir. Bu hemen başlatılmalı ve buna alışılmalıdır. Sarılmalar yoluyla, siz ve dünya hakkında güçlü bir ilk izlenimi yakalayacaktır. Sık sık sevgiyle kucaklanmazsa, sakinleşmesi zor olacaktır. Ayrıca bebek anneden ayrılsa veya kollarında değilse, bebeğin beyni rahatsız edici bir duyguya benzer bir tepkiyi harekete geçirecektir.

4. Bebeğin Vücudunun Sıcaklığını Asla Küçümseme!

Bazı ebeveynler, sadece bebeğin sıcak vücut ısısını normal kabul edip hemen ateş düşürücü ilaç verebilirler. Burada ebeveynlerin hatası yatıyor. Üç aylıktan küçük bebekler, aşı yapıldıktan sonraki 24 saat içinde ortaya çıkmadıkça, 38°C'nin üzerinde ateşleri varsa ciddi tehlike altında olabilirler. Doğal olarak, yenidoğanın vücudu enfeksiyonla baş edemez. Bu nedenle bebeğinizin vücudu ısınırsa hemen bir termometre ile ölçün. Sıcaklık 38°C'nin üzerindeyse, hemen bir doktora danışmanız tavsiye edilir.

5. Bebeğin Vücudunu Asla Sallamayın!

Bebeğin vücudunu kuvvetlice sallamak beyinde kanamaya ve hatta ölüme neden olabilir. Anne veya babanın bebeği uyandırması gerekiyorsa, sadece ayaklarını gıdıklayın veya yanağına hafifçe üfleyin, onu sallamanıza gerek yok. Bebekler ayrıca bir yetişkinin dizinde sallanmak veya havaya fırlatılmak gibi zorlu oyunlara da hazırlıksızdır.

6. Bebeği Asla Yalnız Bırakmayın!

Bebekler, kendilerine bakan insanlara bağlı hissetmek için yaratılmıştır, bu nedenle bebeğinizi yalnız bırakmayın. Tuvalete veya başka bir şeye gitmeyi düşünüyorsanız, bebeğe bir süre eşlik etmek için babanızdan veya akrabalarınızdan yardım isteyin. Bebekler neden yalnız olduklarını anlamazlar. Ayrıca bebeği tek başına kapatmak, bebekte psikozu tetikleyebileceği için ebeveynlerin alacağı en kötü karar olacaktır. Ayrıca, bebeğin önsezisi bir şeylerin yanlış olduğuna inanacak ve sonunda bunu sürekli olarak hatırlayacaktır.

7. Bebekleri Asla Cezalandırmayın!

Bazı ebeveynler bebeklerini öfkeden ya da başka bir şeyden vurur ya da tokatlar. Cezanın çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri uzun vadede devam edecektir. İşte bedensel cezanın zarar verici etkilerinden bazıları.

  • Ceza, çocuklarda stres tepkisini harekete geçirecektir. Bu, özellikle bir çocuğun yaşamının ilk günlerinde önerilmez, çünkü çocukların zihinsel gelişimi ve zihinsel sağlığı, stres ve sosyal ilişkilerde zorluklarla ilişkili kalıcı bir hiperaktif sisteme gömülebilir.
  • Bebek, ebeveynleri etrafındaki ilgilerini bastırmanın daha iyi olduğunu öğrenecek ve böylece ebeveynlerle iletişimi etkileyecektir.
  • Bir çalışmadaki kanıtlara göre, çocuklar fiziksel cezaya maruz kaldıktan sonra daha suçlu hale geliyor.
  • Ceza, çocuğun öğrenme motivasyonuna zarar verebilir.
  • Bebekler ebeveyn sevgisine ve bakımına olan inançtan yoksundur.
  • Bebekler kendilerine güven duymazlar.

Bebeklerin kendilerine nasıl davranıldığına ve ne yapmalarına izin verildiğine göre yaşamayı öğrendiklerini unutmayın. Çocuklarına karşı duyarlı ve sıcakkanlı ebeveynler, çocukların diğer insanlarla iyi geçinebilmeleri ve okulda başarılı olabilmeleri gibi olumlu bireyler olabilmelerinin en iyi yordayıcılarından biridir.

Bebeklere bakmanın ve onları eğitmenin çok zaman, çaba ve para gerektirdiği doğrudur. Bu yüzden ifade 'Bir çocuğu büyütmek için bir köy gerekir' aşırı olarak kabul edilmez çünkü bazen aslında anne ve baba ona bakmak için yeterli değildir. Bu nedenle kendinizi yorgun ve sinirli hissediyorsanız, akrabalarınızdan, büyükannelerinizden veya güvenebileceğiniz birinden yardım istemekten çekinmeyin. Ancak yardım istemek, çocuk bakımı sorumluluklarından vazgeçmek anlamına gelmez. Çocuğunuzun gelişimini her zaman takip edin.

$config[zx-auto] not found$config[zx-overlay] not found